Sesler Dağılıyor, 19. yüzyıl düşünürlerinden siyaset ve eylem adamı, İslamın modernleştirilmesinin ve İslam Birliğinin savunucularından, yüksek medrese hocası Şeyh Cemaleddin Afganinin padişah II. Abdülhamidin daveti üzerine geldiği İstanbulda ve onun denetiminde geçen son beş yılını zamanın yaşam koşullarını da yansıtarak anlatan tarihi bir romandır. Romanda yalnız ve hasta olan Afganinin ruh hali, kendisiyle olan hesaplaşması, ailesini koruma amacıyla kendisinden uzak tutmasının pişmanlığı anlatılırken düşünceleri ve eylemlerine de yer verilmiştir. Afgani kendisine tahsis edilen konakta dÖnemin aydın ve genç Osmanlılarını kabul etmiş, İslamın modernleştirilmesi, hurafelerden arındırılması, yersiz geleneklerin dinden soyutlanması ve Özellikle Müslüman toplumlarının eğitilmesi ve geri kalmışlıktan kurtarılması konularında aydınlatıcı düşüncelerini onlarla paylaşmıştır. Afganinin son beş yılında kendisine en yakın hissettiği genç Mehmet Emin (Yurdakul) Beydi. Mehmet Emin Bey onun fikirlerini olduğu gibi benimseyerek daha sonraki edebi hayatında bu fikirleri eserlerine yansıtmıştır. Romanda her bÖlüm ayrı bir sesle anlatılmıştır. Son bÖlümde ise Afganinin Ölüme yaklaşmasıyla sesler birer birer kaybolmuş ve Ölümü ile birlikte bütün sesler dağılmıştır. Bu roman tarihte yaşamış kişilerin ve tarihi mekanlarda geçen hayatların bir roman kurgusu içinde yazıya dÖkülmesidir.