Bilim sürekli değişiyor. Bu değişim, gelişmenin önemli bir aracı. İçimden bir ses, değişecek bir şey yok dediğinde, içimden başka bir ses devreye giriyor ve “Sana yol göstereceği kanısına vardığın birisine, vardığın bu, değişecek bir şey kalmadı, değerlendirmeni aktar, diyor. Ve sen de kendine, ben artık görememe durumundayım,” de. Bu gidişi paylaşmak ve de uygulamaya rehberlik yapmaya çalışıyorum. Peki, rehberlik yapmaya çalıştığım gencin, müdahale ettiğim organının yani beynin işleyişinin uzmanları kimlerdir? Beyin uzmanlarıdır. Anatomi, histoloji, fizyoloji ustaları sağlıklı olarak bilinenlerin ustalarıdır. Nörologlar ve beyin cerrahları beyindeki bozuklukların tamirinin ustalarıdırlar. Bu durumda psikolojik alandaki günlük uygulamalara örnek olması amacıyla, gençlerin müdahale ettiğim organının, beynin anatomik yapısının uzmanına başvurmam gerektiği kanısına vardım: Ali Taşçıoğlu’na başvurdum. Yazdıklarımı gösterdim ve psikolojik alanda müdahale ettiğim organın yani beyin denilen yapının yapısını yazmasını önerdim. Ve sonuç şu anda elinizdedir. Doç. Dr. M. Haluk Özbay Ph. D. Beyin cerrahisinin hedefi sinir sistemi ve temel hedef organı beyindir. Psikiyatrinin hedef organı da beyindir. Bu gerçek bundan 2300 yıl evvel, tıp biliminin babası kabul edilen ve doktorların mezuniyetlerinde, üzerine yemin ettikleri Hipokrat (MÖ 460-377) tarafından: “Kişi bilmelidir ki, kederimiz, yaslarımız, göz yaşlarımız ve acılarımız gibi, hazlarımız, neşemiz ve jestlerimiz de beynimizden, yalnızca beynimizden kaynaklanmaktadır,” diyerek ortaya kondu. Hipokrat’tan sonra bu gerçek, bir süre unutuldu. Türkiye’de psikiyatri, bilim dalı olurken ruh hekimliği olarak Türkçeye aktarıldı. Hedef organ, bir noktada beyin olmaktan çıkıp, fiziksel varlığı tartışmalı, yokluğu tartışmasız bir kavrama yöneldi. Günümüzden 70-80 yıl öncesinden başlayarak psikiyatrinin hedef organının beyin olduğu gerçeği tekrar gündeme gelip, sonunda tartışmasız kabul edilmiştir. Arkadaşım Haluk Özbay, bu noktayı çok iyi bilip, benimsediği için, benden hedef organla ilgili gerçekleri yazmamı istedi. Severek kabullendiğim bu konuda bir katkım olmuşsa mutlu olurum. Dr. Ali Taşçıoğlu
